top of page
ADALETLİ OLMAK
Adalet, hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, herkese eşit davranmak demektir. Toplumun huzuru, ferdin mutluluğu adaletin uygulanmasına bağlıdır. Adalet bütün insanlık için vazgeçilmez ilkelerdendir. Adaletin uygulanmadığı yerde sosyal ve ekonomik dengesizlikler, haksızlık ve zulüm baş gösterir.

Emanetleri korumak, dürüstlük, güvenilirlik ve adaletli olmak ahlaklı bir insanda bulunması gereken en temel özelliklerdendir. Böylesi güzel özelliklere sahip kişilerin çoğalması toplumsal hayat açısından son derece önemlidir. Çünkü adaletin olduğu yerde barış, huzur ve güven de olur. İnsanların adaletli davranmadığı bir ortamda ise dürüstlük ve huzurdan da söz edilemez.

Dinimize göre adalet ne demektir?
İslam’da adalet, hukuk önünde herkese eşit davranmak, ırkı, dini, mevki ve makamı ne olursa olsun her insana eşit davranmak demektir. İslam, bildirdiği hükümlerle istek ve heveslere yer vermemiş, kişinin kendi veya ailesi aleyhinde de olsa adaletten ayrılmaması gerektiği anlayışını getirmiştir.

Konuyla ilgi Kuran’da Nisa suresi 135. ayette şöyle buyrulmaktadır: “Ey iman edenler, kendiniz, anne-babanız ve yakınlarınız aleyhine bile olsa, Allah için şahitler olarak adaleti ayakta tutun. (Onlar) ister zengin olsun, ister fakir olsun; çünkü Allah onlara daha yakındır. Öyleyse adaletten dönüp heva (tutkuları)nıza uymayın. Eğer dilinizi eğip büker (sözü geveler) ya da yüz çevirirseniz, şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır.”

BİLGİ KUTUSU


Kur’an-ı Kerim’de adaletli olmayı emreden ayetlerden birinde, Yüce Allah Peygamberimize hitaben, “...Ve eğer hüküm verirsen aralarında adaletle hükmet. Allah adil olanları sever.”(1) buyurur. Sevgili Peygamberimiz de hayatı boyunca adaletli davranmıştır. O, kimseye kötülük etmemiş, hiçbir zaman haksızlık yapmamıştır. Ne kimsenin hakkını yemiş ne de kendi hakkını yedirmiştir. Hak ve adalet konusu-
nda hatır gönül dinlememiş, hukuk kurallarını herkese eşit olarak uygulamıştır. Bir keresinde Medine’nin ileri gelen ailelerinden birine mensup bir kadın hırsızlık yapmıştır. Bazı kimseler Hz. Peygamberden, bu kadının cezalandırılmamasını istemişlerdir. Hz. Peygamber bu isteğe çok kızmıştır. ''Sizden önce gelip geçmiş milletler şu sebep-
ten helak olmuşlardır: Onlar, içlerinden ileri gelen ve itibarlı kimseler suç işlediğinde (buna) göz yumar, ceza vermezlerdi. Kimsesiz, zayıf insanlar suç işlerse hemen cezalandırırlardı. Allah’a yemin ederim ki hırsızlık yapan kızım Fatıma bile olsa onun da elini keserdim.” (Buhari, Hudud, 12) diyerek yanına gelenleri açık bir şekilde uyarmıştır. Böylece Peygamberimiz adalete önem verilmesi ve hukukun herkese eşit olarak uygulanması gerektiğine dikkat çekmiştir. Sevgili Peygamberimiz başka bir hadisin-

de de hakkı bildiği hâlde adaletsiz davranan kimseleri şöyle uyarmıştır: “...Hakkı bilip hükmünde bile bile adaletsiz davranan cehennemliktir.” (Ebu Davud, Akdiye, 2) O hâlde bizler de Peygamberimizin uyarılarını dikkate alalım. Her zaman, her yerde dürüst, güvenilir, adaletli kimseler olmaya önem verelim. Adaletsiz davranmanın hem insanı manevi açıdan huzursuz edeceğini hem de toplumdaki barış, huzur ve güven ortamına zarar vereceğini hiçbir zaman unutmayalım.

Adalet neden gereklidir?
Toplumlarda barışın hakim olabilmesi, insanların huzur ve mutluluk içinde yaşabilmesi için adaletin sağlanması ve herkes için uygulanması son derece önemlidir. Toplumundaki her birey sosyal yaşamında adaletli olmalı, hak olmayan bir şeye el uzatmamalı, kul haklarına riayet etmelidir. Yapılan her bir haksızlığın insana bir şekilde mutlaka geri döneceği unutulmamalıdır.



ETKİNLİK
Güvendir
Eşitliktir
Mutluluktur
Barıştır
Huzurdur
Hukukun
üstünlüğüdür
ADALET
ADALETSİZLİK
Zulümdür
Kötülüktür
Haksızlıktır
Huzursuzluktur
Nefrettir
Yukarıdaki şemayı inceleyiniz.
Bu şema üzerinde arkadaşlarınızla konuşunuz.
bottom of page